Amino asit nedir

Amino Asit Nedir? Amino Asitler Ne İşe Yarar?

Amino asit nedir, sorusu özellikle protein eksikliği yaşayanların en çok merak ettiği konulardandır. 20 farklı türe ev sahipliği yapan amino asitler, proteinlerin en önemli yapıtaşıdır. Dolayısıyla insan yaşamı açısından da oldukça kritik bir işlevi yerine getirir. Amino asitler, hormon yapımında ve nörotransmiter sentezinde doğrudan görev alır. Vücutta gerçekleşen bu iki işlem, yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesi açısından hayati bir öneme sahiptir. Bununla birlikte insan bedenine amino asit, tükettiği yiyecekler yardımıyla giriş yapar. Tükettiğimiz proteinli besinler, amino asit oluşumunu güçlendirir. Ayrıca takviye edici besin kaynaklarıyla da vücuda amino asit alımı mümkündür.

Amino Asit Nedir, Amino Asitler Nelerdir?

Amino asit nedir, genel anlamıyla protein yapımında kullanılan kompleks bileşenler şeklinde cevap vermek mümkündür. Proteinler ise yaşamsal fonksiyonların sürdürülmesinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Hayati görev üstlenen proteinlerin özgün bir dizilime sahip olduğunu söylemek olanaklıdır. Bu dizilim, doğrudan amino asitler aracılığıyla gerçekleşir. Vücudun yaşamsal faaliyetlerini sürdürmesini sağlayan amino asitler, aynı zamanda bir anlamda ilgili proteinin karakterini de yansıtır.

Amino Asit Nedir?

Amino asit, insan ve hayvan vücudunda bulunan proteinlerin temel yapıtaşı olarak kabul edilen organik maddelerdir. Proteinlerin sorunsuz bir şekilde işlevini yerine getirmesi, en az 20 amino asidin doğru şekilde proteinin dizilimini gerçekleştirmesinden geçer.

Bununla birlikte söz konusu 20 amino asit, doğrudan insan vücudunun sentezleyebileceği bileşenler değildir. Bunlardan 11’i insan vücudu tarafından sentezlenebilmektedir. Proteinlerde sentez oluşumu açısından geri kalan 9 amino asidin ise beslenme yoluyla vücuda alınması gerekir.

Amino asit 2-min

Amino Asitler Nelerdir?

Amino asit nedir, sorusunu kadar merak edilen bir diğer konu da amino asitlerin neler olduğudur. Özellikle protein eksikliği yaşayan kişiler tarafından amino asitlerin türleri yüksek düzeyde merak edilmektedir. Ayrıca amino asitler sporcular açısından da oldukça önemlidir.

Amino asitler, temel olarak 3 farklı biçimde kategorize edilmektedir. Esansiyel, esansiyel olmayan ve koşullu esansiyel amino asitler şeklinde sınıflandırmak mümkündür. Bu sınıflandırılmada amino asitlerin yerine getirdiği görev ve sentezlemeyi gerçekleştirdiği alan belirleyici unsurdur.

Amino Asitler Nerede Sentezlenir?

Amino asitler, “Sitoplazma” adı verilen hücre bölümlerinde sentezlenir. Tüm amino asitler temel olarak bünyelerinde iki farklı grup barındırır. Bu gruplar “Amino” ve “Karboksil” şeklinde sınıflandırılan bileşenlerdir.

Bütün biyolojik varlıkların amino asitlerin tamamını sentezleyemediği bilinmelidir. Özelikle insan vücudunda tüm amino asitler içerisinde sadece esansiyel olmayan amino asitler sentezlenebilir. Esansiyel amino asitler ise doğrudan besin kaynakları aracılığıyla ancak insan vücuduna alınabilir.

Amino Asitler Vücutta Ne İşe Yarar?

Amino asitler vücut üzerinde temel olarak üç görevi üstlenir. Bu görevlerden ilki nörotransmiter sentezidir. Nörotransmiter sentezi, nöronlar arasında ya da başka bir hücre ile hücrenin kurmuş olduğu iletişim ilişkisidir.

Kimyasal taşıyıcılar yardımıyla gerçekleşen nörotransmiter sentezi, insan yaşamı açısından hayati bir öneme sahiptir. Amino asitlerin vücuttaki bir diğer işlevi de aynı oranda yaşam açısından kritik bir önem içeren protein yapımıdır.

Amino asitler, proteinler için olmazsa olmaz kaynaklardır. Proteinin özü ve dizilimi amino asitler sayesinde belirlenir. Amino asidin dizilimi proteinin türü ve işlevi hakkında belirleyici unsurdur. Dolayısıyla amino asitlerin bu işlevi proteinin insan vücudundaki varlığı açısından oldukça önemlidir.

Amino asitlerin bir diğer işlevi ise hormon sentezi gerçekleştirmektedir. Hormonlar, insanın eğilimlerini belirleyen organik bileşenlerdir. Vücudun farklı bölgelerinde endokrin organlar üzerinde gelişirler.

Amino Asitlerin Faydaları

Amino asitlerin faydaları, oldukça geniş bir alanı kapsar. Özellikle takviye edici gıdalar aracılığıyla alınan amino asitlerin hedefleri son derece önemli faydalar içerir. Bu hedefler; antrenman performansının artırılmasından ruhsal iyileşmeye kadar oldukça kompleks düzeydedir.

Amino asit takviyeleri, vücudun kendi başına üretmediği esansiyel amino asitleri içerir. Dolayısıyla faydaları da aynı oranda esansiyel amino asitlerin vücut üzerinde gerçekleştirdiği işlemlerle doğru orantılıdır. Amino asitlerin faydaları genel hatlarıyla şu şekilde sıralanabilir:

  • Vücutta oluşabilecek olası enfeksiyonlara karşı direnç oluşturur.
  • Kas yıkımı ve kas kaybı gibi sporcular açısından önemli olumsuzlukları önler.
  • Antrenmanlarda performansı iyileştirir.
  • Psikolojik anlamda insanın kendini iyi hissetmesinde rol oynar.
  • Cerrahi uygulamalardan sonra oluşan fiziksel izlerin iyileşmesini sağlar.
  • Yaraların hızlı, kolay ve sorunsuz bir şekilde iyileşmesini destekler.
  • Yeni bir antrenman programı için vücudun dinç ve hazır halde olmasını sağlar.

Amino asitler, vücutta bulunan tüm sistemler açısından oldukça hayati öneme sahip olan organik bileşenlerdir. Dolayısıyla faydaları, doğrudan tüm vücut fonksiyonlarına ve sistemlerine yöneliktir.

Amino Asitlerin Zararı Var mıdır?

Amino asit nedir, sorusu kadar bu organik bileşenler hakkında merak edilen bir diğer konu da fazla amino asit alımının zararlı olup olmadığına yöneliktir. Bilindiği üzere amino asitler, temel olarak vücut için zorunlu organik bileşenlerdir ve eksikliği ciddi sorunlara neden olabilir. Bununla birlikte her bileşende olduğu gibi amino asitlerin de fazla alınması bazı olumsuz etkiler gösterebilir. Amino asitlerin fazla alınması;

  • Kusma
  • Mide bulantısı
  • İshal
  • Mide ağrısı

Gibi komplikasyonlara yol açabilir. Buna karşın vücuda yeterli miktarda amino asit almak, herhangi bir açıdan zarar içermez.

Amino Asit Nasıl Alınır?

Amino asitlerin vücuda iki farklı şekilde alınması mümkündür. Bazı amino asitler (esansiyel), ancak vücuda tüketilen besinler yardımıyla alınabilir. Bazı amino asitler (esansiyel olmayan) ise vücut tarafından sentezlenmeye uygundur.

Tüm bunlara ek olarak amino asitlerin protein oluşumunda en önemli yapıtaşı olduğu unutulmamalıdır. Yani, vücut tarafından sentezlenmeyen amino asitlerin mutlaka alınması ve protein oluşumunda görev almalarının sağlanması gerekir.

 

Amino Asit Çeşitleri

Amino asit çeşitleri, günümüzde farklı biçimlerde kategorize ediliyor olsa da temel olarak 3 farklı sınıfta amino asitler incelenmelidir. Esansiyel, koşullu esansiyel ve esansiyel olmayan amino asitler bu 3 sınıfı ifade eder.

Koşullu Esansiyel Amino Asitler

Koşullu esansiyel amino asitler, normal şartlar altında esansiyel olmayan amino asitlerdir. Fakat bazı durumlarda vücut kendisini koruma içgüdüsüyle hareket eder. Daha fazla amino asit salgılayarak normalde ihtiyaç duyduğundan daha fazla üretim gerçekleştirir.

Bu tarz durumlar çoğunlukla; yoğun endişe, stres ve kaygı halleri, hamilelik, hastalık ya da benzeri türden süreçlerdir. Koşullu esansiyel amino asitler genel olarak şu şekildedir:

  • Glutamin
  • Arjinin
  • Ornitin
  • Prolin
  • Serin
  • Sistein
  • Tirozin
  • Glisin

Bu amino asitlerin tamamı şartlara ve insan vücudunun içerisinde bulunduğu duruma göre esansiyel amino asit grubunda da değerlendirilebilmektedir.

Esansiyel Amino Asitler

Esansiyel amino asitler, dışarıdan tüketilen besinler yardımıyla insan vücuduna alınan amino asitlerdir. Toplamda 8 adetten oluşur.

Treonin

Özellikle kolajen proteinin üretimi açısından treonin amino asidi oldukça önemli bir yere sahiptir. Vücut üzerinde birçok olumlu etki gösterir. Kanın pıhtılaşmasını sağlar. Aynı zamanda yağ metabolizmasında da oldukça kritik ve hayati bir görevi üstlenir. Et ürünlerinde ve deniz mahsullerinde, özel olarak da balık da yaygın olarak treonin amino asidi bulunur.

Triptofan

Serotonin üretiminde görev alan en önemli amino asitlerdendir. Mutluluk hormonu olarak bilinen seratonin, cilt ve bağ dokusu açısından da önemlidir. Aynı ölçüde uyku ve iştah açısından da belirleyici bir etkendir. Uykuyu düzenleme işlevine sahiptir.

Valin

Doku rejenerasyonunda görev alan amino asit valindir. Valin, aynı zamanda kas kütlelerinin korunmasında ve kas gelişiminde de aktif rol oynar. Doku rejenerasyonunu sağlar ve kas gelişimini destekler.

Lösin

Proteinler için en olmazsa olmaz amino asit lösindir. Lösin, protein üretiminde en yoğun olarak kullanılan organik bileşendir. Ayrıca büyüme hormonunda da aktif olarak görev alır. Kan şekerinin düzenlenmesini sağlar. Kas dokularının gelişiminde ve kas hasarının giderilmesinde önemli bir etkendir. Ayrıca yaraların iyileşmesinde de lösin amino asidinin oldukça önemli bir yeri vardır.

İzolösin

Bağışıklık sisteminin korunması, güçlenmesi ve direnç elde etmesinde görev alan izolösin amino asidi, aynı zamanda kas metabolizması üzerinde de etkilidir. Enerji dengesinin korunmasında görev alır ve vücudun yenilenmesini sağlar.

Histidin

Histamin proteinin sentezinde kullanılan ve vücudun yaşamsal faaliyetlerini sürdürmesi açısından oldukça kritik bir amino asittir. Histidin, nörolojik faaliyetlerde rol alır. Cinsel faaliyetlerden uykuya, sindirim sisteminden bağışıklık sistemine kadar vücudun her alanına yönelik etkileri vardır.

Lizin

Kalsiyum açısından oldukça önemli bir amino asittir. Temel görevi hormon üretimini desteklemek olsa da vücuda enerji sağlama işlevini de yerine getirir. Enerji üretiminde doğrudan rol alır. Ölü veya hastalanmış hücrelerin tanımlanmasında görev almaktadır. Bu hücrelerin yok edilmesinde ya da tedavi edilmesinde oldukça kritik bir role sahiptir.

Metiyonin

Dokular üzerinde etkili amino asittir. Dokuların büyümesini destekler. Selenyum ve daha çok çinkonun emilmesinde metiyonin amino asidi görev alır. Bağışıklık sisteminin direncini güçlendirir.

Fenilalanin

Dopamin, neroepinefrin ve epinefrin üretiminde rol alan amino asittir. Yumurta ve sığır eti gibi besin kaynaklarında yoğun olarak mevcuttur. Aynı zamanda esansiyel olmayan amino asitlerin üretiminde görev alması nedeniyle oldukça kritik bir öneme sahiptir.

Esansiyel Olmayan Amino Asitler

Esansiyel olmayan amino asitler, vücut tarafından sentezlenebilen amino asitlerdir. Toplamda 11 adettir ve şu şekilde sıralanması mümkündür:

  • Prolin
  • Arginin
  • Serin
  • Tirozin
  • Glutamin
  • Glutamik Asit
  • Alanin
  • Asparajin
  • Aspartik Asit
  • Sistein
  • Glisin

Bu amino asitler, vücut tarafından sentezlenebilen ve aynı zamanda “Non-Esansiyel” olarak tanımlanana amino asit çeşitleridir.

Amino Asitler Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Amino asit nedir, sorusu kadar amino asitlerle ilgili merak edilen birçok detay bulunmaktadır. Yaşam fonksiyonlarının sorunsuz olarak sürdürülmesinde önemli bir rol oynayan amino asitler, özelikle sporcular ve yeterli düzeyde beslenme kaynağına erişemeyen bireyler için oldukça önemlidir.

Amino Asitler Takviye Şeklinde Alınabilir mi?

Takviye edici besin kaynakları, özelikle yoğun antrenman programına maruz kalan ve spor yapar bireyler için oldukça önemli bir amino asit kaynağıdır. Bunun yanı sıra yetersiz protein tüketimi, karbonhidrat eksikliği ve bazı besinlere karşı vücudun direnç göstermesi gibi durumlarda da takviye edici gıdalar vücudun ihtiyaç duyduğu amino asit desteğini sağlar. Dolayısıyla amino asitlerin, takviye edici gıdalarla bir besin kaynağı vasıtasıyla vücuda alınması mümkündür.

Amino Asit Eksikliği Hangi Sorunlara Sebep Olur?

Amino asitler, insan vücudunun sahip olduğu hemen her türden fonksiyonda doğrudan ya da dolaylı yoldan görev alan organik bileşenlerdir. Dolayısıyla eksikliği vücut üzerinde oldukça ciddi olumsuzluklara neden olabilmektedir. Bunlar arasında en dikkat çekenleri; yoğun yorgunluk hali, kan şekerinde meydana gelen güçlü dalgalanmalar, uyku sorunları, depresyon, saç dökülmesi, tiroid hastalıkları, şeklindedir.

Amino Asitlerin Fazla Olması Zarar Verir mi?

Amino asitler, bazı durumlarda kalıtsal nedenlere bağlı olarak vücutta fazla düzeyde olabilir. Bu tarz durumlar tedavi edilmesi ve kontrol altına alınması gereken hastalıkların oluşmasına neden olur. Öte yandan dışarıdan fazla amino asit alımı; kusma, ishal, şişkinlik hissi, mide bulantısı gibi semptomlarla ortaya çıkar ve çok ciddi sağlık sorunları oluşturmaz. Yine de amino asit alımına dikkat edilmeli ve önerilerin miktarların üzerine çıkılmamalıdır.

Amino Asitler Ne Kadar Alınmalıdır?

Amino asitler, proteinlerin temel bileşenidir. Bu nedenle vücudun ihtiyaç duyduğu amino asidin alınması, doğrudan protein temini ile ilişkilidir. DGE (Alman Beslenme Derneği) verilerine göre 19 yaşından büyük kişilerin günde 0.8 gr. 65 yaşından büyük kişilerin ise 1.0 gr. protein alması gerektiğini yapılan çalışmalarla ortaya koymuştur.

Hangi Besinler Amino Asit İçerir?

Esansiyel amino asitler, türlerine göre farklı besin kaynaklarında daha yoğun olarak mevcuttur. Bu nedenle hangi besinlerin amino asit içerdiği aynı zamanda hangi amino asidin kastedildiği ile doğrudan ilintilidir. Lösin; mercimek, yulaf, buğday, ceviz, metionin; soya, brokoli, bezelye gibi besin kaynaklarında bulunurken valin; sığır eti, tam buğday unu, yumurta ve peynir gibi besin kaynaklarında yoğun olarak yer alır.

Kreatin Nedir? Kreatin Ne İşe Yarar?
Kapat Sepetim
Kapat Favorilerim
Close Son Görüntülenenler
Kapat
Kapat
Kategoriler
Open chat
Merhaba